bası yarası ne demek?
- Decubitus ulcer.
decubitus
- Yatay pozisyon
- Dekübitus ülseri, yatak yarası
- Bkz. dekübitus
bası
- Resim klişesi, dökme harf, taş kalıp kullanarak makine yardımı ile kâğıt, bez vb.ne yazı, resim çıkarma işi.
- Tab.
- Press.
- Print.
- Printing.
basıcı
- Bası işi yapan kimse.
- Basım işini yöneten kimse.
- Bk. basaç
- Printer.
- Kopiermaschine-Operateur
- Tireur(-euse)
yara
- Keskin bir şeyle veya bir vuruşla vücutta oluşan derin kesik
- Bir şeyin iç veya dış yüzünde herhangi bir etki ile oluşan ve tehlikeli olabilen oyuk, gedik, yarık.
- Dert, üzüntü, acı.
- Keskin bir şeyle veya bir vuruşla vücutta oluşan derin kesik ya da çürük.
- Yumuşak dokuları oluşturan ögelerin kesici, yaralayıcı veya bunlara benzer araç veya gereçlerle birbirinden ayrılması. Ateşli silah yarası, ısırık yarası, septik ve aseptik yara gibi değişik yara tipleri vardır.
- Scotch.
- Bruise.
- Canker.
- Hurt.
- Injury.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
basıbasıcıbasıcılıkbasıgözetirbasıgözlerbasıkbasık burunlubasık çenebasık dilbasık havabasbasbas artışbas ayaribas baritonyarası olan gocunuryarasınyarasına parmak basmakyarasını deşmekyarasızyarasız beresizyarasızlıkyarasayarasa adamyarasa formyarasa sinekbitiyarasalaryarayara açmakyara ağzını açık tutan aletyara almakyara bandı