azıcık kala ne demek?
- Short of.
short
- Kısa metrajlı film, kısa devre, kontak, kasa açığı, kısa hece, kısa okunuşlu ünlü
- Kısa
- Kısa boylu
- Bodur
- Ters ve kısa (cevap)
- Eksik, nakıs, dar, ihtiyacı karşılamayan
- Satılırken elde bulunmayan (mal)
- Gevrek, çabuk kırılan
- Çok yağIı
- Birdenbire
azıcık alkollü olmak
- Have one over the eight.
azıcık aşım kaygısız başım
- Derdim olmasın da başka bir şey istemem. Az ile yetinmeyi bilirim, çok da gözüm yok derdim olmasın.
kala
- Kaldığında
- Kale, hisar.
- (Türkçe) Atmaca.
- Güç, zahmetli.
- Buğz, adavet.
- Kumaş. (Osmanlıca'da yazılışı: kâla)
- Kale. Eskiden yapılan büyük merkezlerin ve şehirlerin bulunduğu etrafı duvarlarla çevrili ve düşmanın hücumundan muhafaza edilen yüksek yerlerde inşa edilmiş yapı. (Osmanlıca'da yazılışı: kal'a)
- Persistent data server: a link library providing an engine for applications needing persistence, transactions, crash recovery and rollback, versioning, distribution, and other facilities for which DBMSs are commonly used - /Kala.
- Time.
- FI kala.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
azıcık alkollü olmakazıcık aşım kaygısız başımazıcık aşım, ağrısız başımazıcık paraazıcık şeyazıcıkazıazı bilmeyen çoğu hiç bilmezazı çoğa saymakazı dişiazı dişlerikalakala azarkala ı hakaniyyekala kalakalaazarkalaazar kamçılısıkalabakalabakkalabalığı dağıtmakkalabalığı durdurmak için kurulan barikatkalkal gelmekkal ocağıkal u kıl