azı bilmeyen çoğu hiç bilmez ne demek?
- Küçük de olsa bir iyiliğin değerini bilmeyen, daha büyük iyiliklere layık değildir.
azı
- Köpek dişlerinden sonra içeriye doğru, alt ve üst çenenin iki yanında beşer tane bulunan ve yiyecekleri öğütmeye yarayan dişlerin ortak adı, azı dişi, öğütücü diş.
- Öküz arabalarında ön ve arka yastıkları dingile bağlayan ağaç çivi.
- Dırs, esman-ı tahine.
- [Azi (Romanian newspaper)] molar tooth, wide tooth on the side of the mouth whose job it is to break apart the food.
azı çoğa saymak
- Verilen küçük bir armağanı çok beğenmek.
bilmeyen
- Unknowing.
çoğu
- Bir şeyin büyük bölümü
- Çok kimse
- More than.
- Many.
- Most.
- Mostly.
- Most of.
- Usually.