akla fenalık vermek ne demek?
- Çok şaşırtmak, çıldırtmak, zıvanadan çıkarmak: Aman ya Rabbi, akla fenalık verecek hadiseler bundan sonra başladı. -R. H. Karay.
akla
- Eli kesik.
akla dayanmayan
Unreasoned
fenalık
- Kötülük, şer
- Rahatsızlık veren şey
Evil.
Badness.
Injury.
Fainting.
Mischief.
Harm.
Misdeed.
Misdoing.
vermek
- Üzerinde, elinde veya yakınında olan bir şeyi birisine eriştirmek, iletmek
- Bırakmak veya bağışlamak
- Ondan bilmek, atfetmek
- Düşünce veya bilgi anlatan şeyleri başkalarına iletmek, bildirmek
- Döndürmek, çevirmek, yöneltmek
- Herhangi bir duruma yol açmak
- Eğlenceli toplantı düzenlemek, konuk çağırıp ağırlamak.
- Topluluk önünde sanatını göstermek, icra etmek.
- Verilen karşılıkla bir kimseyi söylediğine veya yaptığına pişman etmek
Bring.