çanak ağızlı ne demek?
- Büyük ağızlı.
- Sır saklamaz.
büyük
- Bkz. makro, hipertrofik
- Boyutları, benzerlerinden daha fazla olan (somut nesne), küçük karşıtı
- Çok, ortalamayı aşan (soyut kavram)
- Niceliği çok olan
- Üstün niteliği olan
- Yetişkin, belli bir yaşa gelmiş
- Önemli
- Alman mastı.
Large.
Wide.
çanak
- Toprak, metal vb. bir maddeden yapılmış yayvan, çukurca kap
- Çiçeğin en dışında bulunan yeşil yaprakların tümü.
- Göz çukuru
- Çevresine göre alçakta bulunan, derinliği genişliğinden az olan arazi.
- Lambanın altına yerleştirilen, kupa biçimindeki yayıcı, kırıcı ya da yansıtıcı.
- Bk. muf
Bowl.
Calix.
Calyx.
Basin.
çanak açmak
- Kavgaya ve kargaşaya yol açmak.
- Dilenmek.
ağızlı
- Ağzı herhangi bir biçimde olan.
Mouthed.
Stomatous
Stomatic
Türetilmiş Kelimeler (bis)
çanakçanak açmakçanak antençanak biçiminde organçanak çömlekçanak gibi yapmakçanak tutmakçanak üzengiçanak yalamakçanak yalayıcıçançan ağızlıçan biçiminde cam kılıfçan biçiminde şapkaçan ciceğigillerağızlıağızlıkağızlık takmakağızlıkçıağızlıkçılıkağızlıkeğrisiağızlıklıağızlakağızlamaağızlamakağızlandırmaağızlaşmaağızağız açıklığıağız açınığıağız açısıağız açısı atardamarı