çalkantılı çöküntü ne demek?
- Yerinde duramayan aşırı bir etkinlik, umutsuzluk, kaygı ve kendini suçlandırma kuruntularından oluşmuş bir ruh hastalığı.
çalkantılı
- Devamlı ajitasyon gösteren
- Aşırı huzursuz kimse
- Çalkantısı olan
- Turbulent.
- Surging.
çalkantılı akım
- Karışık akım.
- Turbulent flow.
çöküntü
- Bkz. depresyon, ruhsal çöküntü
- Çökme.
- Çöken şeylerin kalıntısı, enkaz.
- Suyun dibine çöken şeyler.
- Jeolojik bir olay sonunda oluşan toprak çöküklüğü.
- Gerileme, kriz
- Uyaranlara karşı duyarlığın, iş yapabilme gücünün, kendine güvenin azalarak karamsarlığın, umutsuzluğun güçlenmesiyle ortaya çıkan ruhsal bozukluk, depresyon.
- Uyaranlara karşı duyarlığın, işe girişme gücünün, kendine güvenin azalıp karamsarlığın güçlenmesi durumu.
- İktisadi dalgalanmanın daralma aşamasında büyüme oranında meydana gelen sürekli ve alışılmamış düzeyde düşüşle birlikte yüksek işsizlik oranlarının yaşandığı iktisadi bunalım durumu. krş. patlama
- Breakdown.