zorunlu borçlanma ne demek?
- Özel ya da tüzel kişileri zorlayarak çıkardığı belgitlerin kabulünü sağlama yoluyla devletin borçlanması.
- Bir borcu karşılama zorunluğu nedeniyle yapılan diğer bir borçlanma.
- Forced loan.
- Emprunte forcé
zorunlu borç erteleme
- Pek bunalımlı işlemlerde bir ülkede, bölgede bir bölüm ya da tüm borçlardaki ödeme zorunluluğunun geri bırakılması.
- Moratorium.
- Moratorium
zorunlu
- Kesin olarak gereksinim duyulan, zaruri, mecburi, ıstırari
- Doğal olarak kaçınılması imkânsız olan, olumsal karşıtı.
- Zarûrî. ~ durum,zorunluluk durumu: ıztırâr hâli.
- İsteğe bağlı olmayan.
- Obligate.
- Bound.
- Apodictic.
- Bound to.
- Coercible.
- Compulsory.
borçlanma
- Borçlanmak işi, istikraz.
- Bir kişi, şirket, kurum veya hükümetin ödünç mali kaynak sağlaması.
- Loan, borrowing.
- Borrowing.
- Loan.
- Going into debt.
- Loan contracted.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
zorunlu borç ertelemezorunluzorunlu altyazızorunlu anaerobzorunlu asalakzorunlu askerlikzorunlu askerlik sistemizorunlu çalıştırılanzorunlu değiştirgenzorunlu derszoruna gitmezoruna gitmekzorunda bırakılmakzorunda bırakmakzorunda kalmakborçlanmaborçlanma belgesiborçlanma gücüborçlanma işlemiborçlanma katsayısıborçlanma maliyetleriborçlanma senediborçlanma senetleriborçlanmakborçlanmamakborçlanborçlancıborçlancılıkborçlancılık belgitiborçlancılık karşılığı öndelik