zorunda bırakmak ne demek?
- Yapmaya mecbur etmek
Onları susmak zorunda bırakmanın sıkıntısını duyuyorum.
N. Cumalı - Compel, obligate, oblige, reduce.
zorunda bırakılmak
- Be reduced to.
zorunda kalmak
- Kesinlikle yapması gerekmek, yapmaya mecbur olmak
- Be obliged to.
bırakmak
- Elde bulunan bir şeyi tutmaz olmak.
- Koymak
- Bir işi başka bir zamana ertelemek.
- Unutmak.
- Bulunduğu yeri veya durumu değiştirmemek.
- Saklamak, artırmak.
- Bir işin sorumluluğunu, yükümlülüğünü başkasına vermek, görevlendirmek
- Engel olmamak
- Break oneself of a habit.
- Leave.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
zorunda bırakılmakzorunda kalmakzorunda olmakzoruna gitmezoruna gitmekzoru başarmazoru olmakzoru zorunazorzor alımzor anlaşılırzor beğenenzor beğenen tipbırakmakbırakmak koyvermekbırakmabırakma alanlarıbırakma bedelibırakma gölgesibırakma kirişibırakbırak allah aşkınabırak allahını seversenbırak artıkbırak konuşsunbırahe