yoğun kar yağışlı ne demek?
- Thick with snow.
thick
- Kalın
- Kalınlığındaki
- Sık, çok
- Yoğun
- Koyu
- Kesif
- Ahmak, kalın kafalı
- Dil tutulur gibi telaffuz olunan, anlaşılmaz
- Boğuk, kısık
- Dumanlı, sisli, kalın kafalı, belirgin, yakın (arkadaş), aşırı, fazla
yoğun
- Hacmine oranla, ağırlığı çok olan, kesif.
- Koyu, kalın.
- Etkisi güçlü olan, ağır (koku vb.).
- Artmış, çoğalmış bir durumda olan.
- Dolu, sıkı, sıkışık, çok.
- Şişman, iri, tombul
- Kaba, kalın, iri (elek, iğne).
- Özgül ağırlığı yüksek olan.
- Özgül ağırlığı yüksek olan.
- Oylumuna oranla ağırlığı çok olan.
yoğun alıştırma
- Öğrenme süresi için verilen zamanı aralıksız alıştırmalarla doldurmak.
kar
- Alışveriş işlerinin sağladığı para kazancı; iş.
- Alışveriş işlerinin sağladığı para kazancı.
- İş.
- Yarar, fayda.
- Üretim faktörlerinden biri olan girişimcinin üretimden aldığı pay.
- Maliyet fiyatıyla satış fiyatı arasındaki fark.
- Havada beyaz ve hafif billurlar biçiminde donarak yağan su buharı
- Havadan ak, ince taneli buz kırılcaları biçiminde ya da lapa lapa yağan, sıcaklık koşulları elverişli ise yerde biriken su buğusu, bkz. yağış.
- Üretim faktörlerinden biri olan girişimcinin üretimden aldığı pay.
- Bk. karlanma
yağışlı
- Yağışı olan
- Yağışı çokça olan.
- Rainy.
- Showery.
- Snowy.
- Marked by rainfall or snowfall.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
yoğunyoğun alıştırmayoğun bakımyoğun besiyoğun betonyoğun biçimdeyoğun bilgisayaryoğun cisimcikleryoğun çalışmayoğun çekişmeyoğulumyoğulum yaratmayoğyoğalmayoğalmakyoğaltıcıyoğaltılmakarkar zarar cetvelikar adamkar aktarımıkar amacı gütmeyenkar amacı gütmeyen kurumlarkar amaçlıkar amaçlikar arabasıkar aralığıkakaakaabakaabiliyetlerkaakı