yalancılıkla suçlamak ne demek?
- Give smb. the lie, give the lie to.
yalancılıkla
- Mendaciously.
yalancılık
- Yalancı olma durumu, yalan söyleme huyu.
- Yalan söz söyleme.
- Falseness.
- The character of sb who is a liar.
- Deceit.
- Falsehood.
- Lying.
- Telling lies.
suçlamak
- Bir kimsenin herhangi bir suç işlediğini öne sürmek, itham etmek
- Chastise.
- Put in the dock.
- Accuse.
- Charge smb.
- With smth.
- Charge.
- Blame.
- Put the blame on smb.
- Bring an accusation against smb.