yalancı ne demek?
- Yalan söylemeyi huy edinmiş olan kimse.
- Gerçek olmayan, gerçeğe benzetilmiş
Fakat ben bu yalancı neşeye inanıyordum.
R. N. Güntekin - Deceitful.
- Mendacious.
- Quack.
- Twisty.
- Untruthful.
- Fabricator.
- Fabulist.
- Fibber.
- Liar.
- Prevaricator.
- Sham.
- Simulator.
- Taleteller.
- Twister.
- Pseudo-.
- Artificial.
- Storyteller.
- Imitation.
- False.
- Who is a liar.
yalancı aglütinasyon
- Bakteri bulaşması sonucu alyuvarların para dizileri görünüşü almaları şeklindeki aglütinasyon.
- Pseudoagglutination.
yalancı akasya
- Akasya.
- Baklagiller (Legüminosae) familyasından, 25 m kadar boylanabilen, yol kenarlarında süs bitkisi olarak kullanılan, beyaz çiçekli, çiçekleri kabızlığa karşı yatıştırıcı ve safra artıncı olarak kullanılan bir ağaç türü. Beyaz salkım.
- False acacia, locust tree.
- Robinier faux acacia
- Robinia pseudoacacia