ticareti yapmak ne demek?
- Deal in
deal
- Anlaşma.
- Çam tahtası, çam kerestesi.
- Pazarlık, anlaşma, mukavele
- Iş
- Miktar
- Iskambil kâğıtlarını dağıtma
- Alâkadar olmak, ilgilenmek, iş yapmak, davranmak
- Iskambil kâğıtlarını dagıtmak
- Oldu!
ticareti kısıtlama
- Embargo.
ticaretin kısıtlanması
- Restraint of trade.
yapmak
- Yol almak
- Bir harekete, işe başlamak veya bir hareketle, işle uğraşmak
- Salgılamak, çıkarmak
- Dışkı çıkarmak
- Gerçekleştirmek
- Tehdit yoluyla birini herhangi bir duruma düşürmek
- Evlendirmek
- Bir durum yaratmak
- Edinmek, sahip olmak
- Bir kimseye bir meslek kazandırmak, yetiştirmek
Türetilmiş Kelimeler (bis)
ticareti kısıtlamaticaretin kısıtlanmasıticaretin tahdiditicaretticaret açığıticaret adamıticaret anlaşmalarıticaret anlayışıticarcillinticanticanıticaniticanilikyapmakyapmak istemekyapmak istememekyapmak pek de kolay değilyapmak üzereyapmak üzere olmakyapmak yada bozmakyapmak zorunda kalmakyapmakla meşgul olmakyapmakla şeref duymakyapmayapma aydınlatmayapma beyapma bebekyapma bezem