tesadaf etmek ne demek?

  1. Rastlamak, rast gelmek.
  2. (en)[tesadüf etmek] happen by chance, hap, happen.

tesadaf

  1. Yalnız olasılıklara bağlı olduğu düşünülen olayların görece nedeni.
  2. (en)[tesadüf] adj. fluky, flukey.

tesadüf

  1. Yalnız ihtimallere bağlı olduğu düşünülen olayların kesin olmayan, değişebilen sebebi
  2. Rastlantı, rast geliş.
  3. Bk. rastlantı
  4. Rastgelme. Bir şey kendiliğinden olma. Tedbirsiz meydana gelme. (Bak: Delil-i inayet)
  5. (en)Fortuity.
  6. (en)Chance.
  7. (en)Encounter.
  8. (en)Accident.
  9. (en)Conjunction.
  10. (en)Contingency.

etmek

  1. Bir işi yapmak
  2. Bir durumu ortaya çıkarmak.
  3. "İyi, kötü" zarflarıyla birlikte davranmak.
  4. Bulmak, erişmek
  5. Birini bir şeyden yoksun bırakmak.
  6. Herhangi bir değerde olmak
  7. Vermek.
  8. Eşit değer kazanmak.
  9. (en)Step.
  10. (en)Say.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

tesadaftesadüftesadüf edentesadüf etmektesadüfe bağlıtesabitesabuhattesabuktesabürtesacületmeketmek yapmaketmeetme bulma dünyasıetme bulursun, inleme ölürsünetme bulursun, inleye inleye ölürsünetme eyleme
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın