tesadüfe bağlı ne demek?
- Stray
stray
- Sürüden ayrılıp yoldan çıkmak
- Doğru yoldan ayrılmak
- Yanlış yola sapmak, dalalete düşmek
- Sürüden ayrımış hayvan
- Başıboş ve aylak kimse
- Evden kaçmış çocuk
- Çoğ., (radyo) yıldırımdan meydana gelen parazitler
- Başıboş
- Doğru yoldan sapmış
- Tesadüfe bağlı
tesadüfen
- Rast gelerek, rastlantı sonucu olarak
- Tesadüf olarak, rastgele.
- By chance.
- By coincidence.
- Accidentally.
- Haply.
- Incidentally.
- Fortuitously.
- By accident.
- Casually.
tesadüfen bul
- Chance on
bağlı
- Bir bağ ile tutturulmuş olan
- Gerçekleşmesi bir şartı gerektiren, vabeste
- Sınırlanmış, sınırlı.
- Kapatılmış olan, kapalı.
- Bir kuruluşun yetkisi altında bulunan.
- Sadık
- Bir kimseye, bir düşünceye, bir hatıraya saygı, aşk vb. duygularla bağlanan, tutkun.
- Halk inanışına göre, büyü etkisiyle cinsel güçten yoksun edilmiş (erkek).
- Mülzem.
- İki parçanın, aracın vb. birbirine eklenmiş olma durumu.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
tesadüfentesadüfen bultesadüfen bulmaktesadüfen duymaktesadüfen gelen bemol ya da diyeztesadüfen gelmektesadüfen karşılaşmaktesadüfen meydana gelmektesadüfen olantesadüfen olmaktesadüftesadüf edentesadüf etmektesadaftesadaf etmekbağlıbağlı altyordambağlı aranımbağlı balonbağlı blok dizaynıbağlı bölük tasarımıbağlı bulgu belgesibağlı cümlebağlı cümlelerbağlı değişkenbağlabağlaçbağlaç asıntısıbağlaç deyimibağlaç görevi gören kip