bağlı ne demek?
- Bir bağ ile tutturulmuş olan
Günlerden beri bağlı duran demir, sert bir hırıltıyla denize daldı.
Halikarnas Balıkçısı - Gerçekleşmesi bir şartı gerektiren, vabeste
Ekinlerin gürleşmesi yağmura bağlıdır, Sevincimiz üzüntümüz / Hep sana bağlı.
B. Necatigil - Sınırlanmış, sınırlı.
- Kapatılmış olan, kapalı.
- Bir kuruluşun yetkisi altında bulunan.
- Sadık
Türkiye Cumhuriyeti Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devletidir.
Anayasa - Bir kimseye, bir düşünceye, bir hatıraya saygı, aşk vb. duygularla bağlanan, tutkun.
- Halk inanışına göre, büyü etkisiyle cinsel güçten yoksun edilmiş (erkek).
- Mülzem.
- İki parçanın, aracın vb. birbirine eklenmiş olma durumu.
- Coupled.
- Bound.
- Tied.
- Conditional.
- Bonded.
- Connected.
- Dependent.
- Dependant.
- Attached.
- Hooked.
- Faithful.
- Adherent.
- Adhesive.
- Adjective.
- Affiliated.
- Amenable.
- Appurtenant.
- Banded.
- Cohesive.
- Conjoint.
- Consequent.
- Corded.
- Devoted.
- Germane.
- Incidental.
- Laced.
- Obse.
- Attendant.
- Inseparable.
- Loyal.
- Relative.
- Reliant.
- Subject.
- Contingent.
- Related.
- Impotent.
- Spellbound.
- Ancillary.
- Dependent on.
- Related to.
- Connected with.
- Committed.
- Appertaining.
- Bound up in.
- Fixed.
- Geared.
- Subordinate.
- Subsi.
- Gekuppelt
- Accouplé
bağlı altyordam
- Linked subroutine.
bağlı aranım
- Bk. bağlı istem