temizleyiciyi çıkar ne demek?
- Eject cleaner
eject
- Çıkarmak, fışkırtmak
- Uçaktan atlamak
- Fırlatmak
- Azletmek
- Ani bir şekilde dışarı atmak
- Defetmek, kovmak
- Kovmak, atmak
temizleyici
- Buhar makineleri aracılığıyla temizleme işini yapan kimse.
- Bu işin yapıldığı yer.
- Temizleme özelliği olan.
- Metallerin yüzeylerini temizlemede kullanılan çözelti.
- Cleansing.
- Cleanser.
- Cleaning.
- Cleansing (agent.
- Purifying agent.
- Cleaning agent.
temizleyici dükkanı
- Cleaners.
çıkar
- Dolaylı bir biçimde elde edilen kazanç, menfaat, yarar
- Menfaat.
- Self.
- Capital.
- Expedience.
- Expediency.
- Grist to the mill.
- Number one.
- Stake.
- Convenience.