temasa geçmek ne demek?
- Arada bir bağlantı kurmak, görüşme yapmak.
- Contact, communicate.
temasa gelmek
- Buluşup görüşmek.
temas
- Değme, dokunma (I), dokunuş (I).
- Buluşup görüşme, ilişki kurma, münasebet
- Değinme, sözünü etme, bahsetme.
- Gidip gelme, ulaşım, bağlantı.
- Dokunma.
- Bk. değme
- Bk. değini
- (Bak: Temass)
- Contact.
- Touch.
geçmek
- Bir yerden başka bir yere gitmek
- Bir yandan girip diğer yandan çıkmak.
- Yol, araç veya akarsu bir yerin yakınından veya içinden gitmek.
- Bir duruma uğramak, konu olmak.
- Bırakmak, vazgeçmek.
- Yaşamak.
- Bir şeyi bundan böyle yapma durumunda olmamak
- Olmak, vuku bulmak, cereyan etmek
- Bk. göstermek
- Pass into.