tekme vurmak ne demek?
- Kick at
kick
- Yakınmak, sızlanmak
- Teklemek
- Bırakmak, vazgeçmek
- Tekmelemek, tekme atmak, tekme vurmak
- Tepmek, çitme atmak, tepinmek, geri tepmek
- Tekme
- Topa vurma
- Tepmek (tüfek), seğirdim yapmak
- Karşı durmak, yakınmak
- Tekmeleyerek kovmak
tekme at
- Hit with the foot
tekme atmak
- Ayakla bir yere sertçe vurmak
- Çifte atmak
- (mecaz) ihanet etmek
- (mecaz) yarı yolda bırakmak
- (mecaz) terk etmek
- Kick, give a kick, kick in, boot, spurn, toe, hack.
vurmak
- Elini veya elinde tuttuğu bir şeyi bir yere hızla çarpmak.
- Ses çıkarmak için, bir şeyi başka bir şey üzerine hızlıca çarpmak
- Etkisi bir yere kadar uzanmak, sokulmak, girmek, duyulmak, yansımak, aksetmek
- Hızla değmek, çarpmak.
- Sürmek.
- Takmak, koymak
- Bağlama, ilişkilendirmek
- Olduğundan başka biçimde görünmek.
- Bang.
- Beat.