vur ne demek?
Bang, beat, bruise, bust, catapult, catch, clap, clip, clout, dash, deal, gun, hit, impinge, inflict, kayo, knock, land, lay out, lay to, lodge, mall, nail, pack, plant, plonk, plug, plunk, pound, pummel, punch, ram, shoot, shoot off, slog, smash.
vur abalıya
- Bütün özverinin yumuşak huylu kişiye yüklenmesi, sessiz, güçsüz kişinin hırpalanması, hakkının çiğnenmesi durumu.
Hit a man when he's down.
vur abalıya tutumu
- Bir toplumsal kümenin saldırganlık eğilimini, herhangi bir toplumsal sorunun sorumlusu tuttuğu bir bireye ya da kümeye yöneltmesi.
Scapegoating.
Rendre bouc-émissaire