silah bırakmak ne demek?
- Cease fire.
cease
- Dinmek, kesilmek
- Bitirmek
- Durmak, durdurmak
- Kesmek
- Bitmek, son ermek
- Bırakmak, devam etmemek, son vermek
- Durma
- Vazgeçmek
silah bırakma
- Capitulation, ceasefire.
silah
- Savunmak veya saldırmak amacıyla kullanılan araç.
- Savunmak veya saldırmak için kullanılan, başvurulan her şey.
- Bir konuda etkili nesne, etken araç
- Uzaktan ya da yakından canlıları öldürebilen, yaralayan, etkisiz bırakan, canlı organizmaları hasta eden, cansızları parçalayan veya yok eden, ruhsata tabi araç ve aletlerin tümü.
- Weapon.
- Arms.
- Armament.
- Hardware.
- Armor.
bırakmak
- Elde bulunan bir şeyi tutmaz olmak.
- Koymak
- Bir işi başka bir zamana ertelemek.
- Unutmak.
- Bulunduğu yeri veya durumu değiştirmemek.
- Saklamak, artırmak.
- Bir işin sorumluluğunu, yükümlülüğünü başkasına vermek, görevlendirmek
- Engel olmamak
- Break oneself of a habit.
- Leave.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
silah bırakmasilahsilah altına almaksilah altında olmaksilah arkadaşısilah atışısilah atmaksilah aygıtısilah başı etmeksilah başınasilasilabsilagesilage adding stimulantsilage additivesbırakmakbırakmak koyvermekbırakmabırakma alanlarıbırakma bedelibırakma gölgesibırakma kirişibırakbırak allah aşkınabırak allahını seversenbırak artıkbırak konuşsunbırahe