silah ne demek?
Kökeni: Arapça
- Savunmak veya saldırmak amacıyla kullanılan araç.
- Savunmak veya saldırmak için kullanılan, başvurulan her şey.
- Bir konuda etkili nesne, etken araç
Bir maddi menfaate dayanmayan meselelerde rica ve niyaz en kuvvetli bir silahtır.
R. N. GüntekinYalnız katlanmamı değil katlanmam gereken şeyi yapması için eline silah vermemi de istiyordu.
Reha Mağden - Uzaktan ya da yakından canlıları öldürebilen, yaralayan, etkisiz bırakan, canlı organizmaları hasta eden, cansızları parçalayan veya yok eden, ruhsata tabi araç ve aletlerin tümü.
- Weapon.
- Arms.
- Armament.
- Hardware.
- Armor.
silah altına almak
- Askerlik görevine başlamak.
- [silah altına almak] call up, mobilize, recruit.
- Call up, mobilize, recruit.
silah altında olmak
- Bear arms.