servet yapmak ne demek?
- Make a pile, make one's pile, make a pile of money.
servet artış vergisi
- Bk. değer artış vergisi
servet avcısı
- Fortune hunter.
yapmak
- Yol almak
- Bir harekete, işe başlamak veya bir hareketle, işle uğraşmak
- Salgılamak, çıkarmak
- Dışkı çıkarmak
- Gerçekleştirmek
- Tehdit yoluyla birini herhangi bir duruma düşürmek
- Evlendirmek
- Bir durum yaratmak
- Edinmek, sahip olmak
- Bir kimseye bir meslek kazandırmak, yetiştirmek
Türetilmiş Kelimeler (bis)
servet artış vergisiservet avcısıservet bilimiservet değeriservet sahibiservetservet tanrısıservet vergisiservete konmakserveti aklserveserve a person with the same sauceserve a sentenceserve a summons onserve a trickyapmakyapmak istemekyapmak istememekyapmak pek de kolay değilyapmak üzereyapmak üzere olmakyapmak yada bozmakyapmak zorunda kalmakyapmakla meşgul olmakyapmakla şeref duymakyapmayapma aydınlatmayapma beyapma bebekyapma bezem