sadır olmak ne demek?
- Ortaya çıkmak.
sadır
- Çıkan, görünen.
- Göğüs, sine.
- Yürek, kalp.
- Kazaskerlere verilen unvan.
- Sadrazam.
- hayrette kalan, şaşıran
- Sudur eden, çıkan, meydana gelen.
(abbr.
For saat) hr.,.
sadıra şifa vermek
- Gönlü, yüreği rahatlatmak, ferahlatmak.
olmak
- Meydana gelmek, varlık kazanmak, vuku bulmak
- Gerçekleşmek veya yapılmak.
- Bir görev, makam, san veya nitelik kazanmak
- Bir şeyi elde etmek, edinmek
- Bir durumdan başka bir duruma geçmek.
- Herhangi bir durumda bulunmak.
- Uygun düşmek, yerinde görülmek.
- Yetişmek, olgunlaşmak.
Happen.
Become.