preliminary balance sheet ne demek?
- Geçici dengelem
geçici
- Çok sürmeyen
- Kısa ve belli bir süre için olan, muvakkat, palyatif, kalıcı karşıtı
- Bulaşan, bulaşıcı.
- Yaya, yoldan veya karşıdan karşıya geçen kimse, yolcu
- Muvakkat. ~ yazım:muvakkat tescîl.
- Interlocutory.
- Temporary.
- Transient.
- Provisional.
- Pro forma.
preliminary
- Başlangıç olan, hazırlayıcı, ilk, ön
- Bkz. preliminer
- Başlangıç, ön hazırlık, ön duruşma
preliminary agreement to sell
- Satış vaadi sözleşmesi
balance
- Balans
- Dengede tutmak
- Dengelemek
- Bakiye
- Denge
- İcra veya kayıt sırasında çalgıların ses şiddetlerinin birinin diğerine baskın gelmeyecek biçimde yakın olması.
- Steryo bir müzik sistemindeki her bir hoparlörden çıkan ses şiddetinin aynı değerde olması.
- Bir sesin tüm frekans aralıklarının, birisinin diğerine baskın gelmemesi için yakın değerlerlerde tutulması.
- Tartmak, muvazene sağlamak
- Eşit olmak, dengeli olmak
sheet
- Çarşaf
- Levha
- Tabaka, yaprak
- Gazete
- Iskota halatı, yelken iskotası
- Sandalın iki ucundaki boş kısımlar
- Yelkenin iskotasını çekmek veya takmak
Türetilmiş Kelimeler (bis)
preliminarypreliminary agreement to sellpreliminary checklistpreliminary conditionpreliminary contractpreliminary criminal proceedingpreliminary designpreliminary examinationpreliminary expensespreliminary hearingbalancebalance a tirebalance an accountbalance armbalance at the bankbalance beambalance bookbalance brought forwardbalance chimique alm. waagebalance coilbalanbalabalaambalabanbalaban kuşubalabankuşu