oruç bozmak ne demek?
- Bir şey yiyerek, içerek orucunu kesmek ya da sona erdirmek.
Akşam Rabia ile beraber oruç bozuyor, iftar ediyoruz.
H. E. Adıvar - Oruçluyken bir şeyler yemek
- Break one's fast.
oruç açmak
- Vakti gelince oruç bozmak, iftar etmek.
- Vakit geldiğinde oruç bozmak, iftar etmek.
- Break one's fast.
oruç günü
- Fast day.
- Day of abstinence.
bozmak
- Bir şeyi kendisinden beklenilen işi yapamayacak duruma getirmek.
- Bir yerin, bir şeyin düzenini karıştırmak
- Dokunmak, zarar vermek.
- Geçersiz bir duruma getirmek
- Büyük parayı küçük birimlere ayırmak.
- Bozguna uğratmak, yenmek, mağlup etmek.
- Altını paraya çevirmek, bozdurmak.
- Yabancı ülke parasını Türk parasına çevirmek.
- Bk. karıştırmak
- Gum up.