oluk karışması ne demek?
- Aynı olukta çalışan televizyon yayaçlarının birbirini etkilemesi.
- Co-channel interference.
- Kanalinterferenz
- Perturbation des canaux, interférence des canaux
oluk
- Bir şeyin akmasına yarayan üst yanı açık boru.
- Yağmur sularını damların kenarlarına toplayıp akıtan yatay konumlu, genellikle çinko boru
- Bir şeyin üzerinde oyulmuş yol.
- Ay yüzeyinde görülen uzun yarıklardan her biri.
- Ateşsiz silahların hedefe birden fazla batırılmasına olanak sağlayan, namlu boyunca veya namlunun bir bölümüne kadar uzanan yiv.
- Elektriksel imlerin aktarılmasında kullanılan, tek ya da iki yönde olabilen tek yol (alıcı oluğu, ses oluğu, seslendirme oluğu, yinelenim oluğu, vb.). TV
- Bir televizyon yayınında resim yayını ile buna bağlı ses yayınının kapsadığı yinelenim kuşağı; televizyon kuşaklarının ayrıldığı bölümlerden her biri.
- Olgun, olgunlaşmış.
- Irmak.
- Çay ve dereden küçük akarsu.
oluk açarak
- Grooving
karışma
- Karışmak işi.
- Engelleme, araya girme, müdahale.
- Düzeni bozulma.
- Merkezde olan, merkezi oluşturan
- Yakın ya da aynı yinelenimdeki iki yayının birbirini etkilemesi durumu.
- İki ya da daha çok özdeğin bir araya gelip birbirinin içine dağılması.
- Bk. araya girme
- Interference.
- Mixture.
- Mixing.