namusa tecavüz ne demek?
Outrage
outrage
- Kötü davranmak
- Zulüm
- Rezalet
- Namusa tecavüz
- Hakaret etmek
- Fena surette bozmak
- Sövüp saymak
- Tecavüzde bulunmak
- Zedelemek (onur vb.), kırmak
namus
- Temizlik, doğruluk.
- Allah'a yakın olan büyük melek.
- Bir toplum içinde ahlak kurallarına karşı beslenen bağlılık, iffet.
- Dürüstlük, doğruluk.
- Kanun nizam.
- Irz, ar, edep, haya.
Honor.
Honour.
Honesty.
Decency.
namus belası
- Namusunu ve halk arasındaki saygınlığını korumak için katlanılan sıkıntı.
tecavüz
- Irza geçme
- Hücum etme, saldırma, saldırı, saldırış
- Namusuna saldırma, sarkıntılık.
- Başkasının hakkına el uzatma.
- Aşma, ötesine geçme.
- Taşkınlık, saldırı
- Haddini aşma. Söz veya hareketle ileri gitme.
Assault.
Intrusion.
Aggression.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
namusnamus belasınamus borcunamus cinayetinamus davasınamuradnamnam almaknam ı müstear davalarınam planamatecavüztecavüz bildirmek istiyorumtecavüz bildirmek istiyorum.tecavüz eden adamtecavüz edilebilirtecavüz etmetecavüz etmektecavüz kurbanıtecavüzattecavüzcütecavübtecavültecavürtecavez annatecavif