tecavüz etme ne demek?
- Violation.
tecavüz etmek
- Başkasının hakkına el uzatmak.
- Saldırmak, hücum etmek; aşmak, geçmek.
- Namusa sataşmak.
- Aşmak, geçmek.
- Overstep.
- [tecavüz etmek] rape, attack, abuse, aggress, assault, break into, encroach, encroach on, entrench upon, impinge, infringe, interfere with, intrude, outrage, ravish, shame, trench on, trench upon, violate.
- Rape, attack, abuse, aggress, assault, break into, encroach, encroach on, entrench upon, impinge, infringe, interfere with, intrude, outrage, ravish, shame, trench on, trench upon, violate.
- Trespass.
tecavüz eden adam
- Rapist
etme
- Etmek işi.
- Making.
- Faction.
- Doing.
- Execution.
- The action of doing sth.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
tecavüz etmektecavüz eden adamtecavüz edilebilirtecavüz bildirmek istiyorumtecavüz bildirmek istiyorum.tecavüztecavüz kurbanıtecavüzattecavüzcütecavüzde bulunmaktecavübtecavültecavürtecavez annatecavifetmeetme bulma dünyasıetme bulursun, inleme ölürsünetme bulursun, inleye inleye ölürsünetme eylemeetmediğini bırakmamaketmeketmek yapmaketmenetmen aygıtı