nükte yapmak ne demek?
- Nükteli söz söylemek.
- Epigrammatize.
nükteli
- Nükte ile süslenmiş, nüktesi olan, esprili
- Humo u rous.
- Rich.
- Epigrammatic.
nükte
- İnce anlamlı, düşündürücü ve şakalı söz, espri
- Yazıda, resimde, sözde ve davranışta ince, derin anlam, espri.
- şakalı espirili söz
- İnce manalı söz, idraki ve anlaşılması nezaket ve zarifliğe dayanan nazik husus. İbarenin asıl manasından başka olan nazik ve latif mana, dikkatle anlaşılabilen ince mana.
- Witticism.
- Epigram.
- Sally.
- Salt.
- Witty remark.
- Subtle point.
nükteamiz
- Nükte karıştıran. (Osmanlıca'da yazılışı: nükte-âmiz)
yapmak
- Yol almak
- Bir harekete, işe başlamak veya bir hareketle, işle uğraşmak
- Salgılamak, çıkarmak
- Dışkı çıkarmak
- Gerçekleştirmek
- Tehdit yoluyla birini herhangi bir duruma düşürmek
- Evlendirmek
- Bir durum yaratmak
- Edinmek, sahip olmak
- Bir kimseye bir meslek kazandırmak, yetiştirmek
Türetilmiş Kelimeler (bis)
nüktenükteamiznüktebınnüktecinükteci kimsenükteciliknüktedannüktedanınüktedanlıknüktedarnükanükafnükahnükalnükasyapmakyapmak istemekyapmak istememekyapmak pek de kolay değilyapmak üzereyapmak üzere olmakyapmak yada bozmakyapmak zorunda kalmakyapmakla meşgul olmakyapmakla şeref duymakyapmayapma aydınlatmayapma beyapma bebekyapma bezem