muktedir hale koymak ne demek?
- Capacitate
capacitate
- Salahiyet vermek, yetkilendirmek.
- Yetki vermek, yetkilendirmek
- Muktedir hale koymak
muktedir
- Gücü yeten, güçlü, iktidarlı.
- İşe gücü yeten.
- Bir şeyi yapmaya, başarmaya gücü yeten, erkli.
- İkbal görmüş, kutlu, mutlu.
- Becerebilen.
- Güçlü, kuvvetli, becerikli.
- Capable.
- Powerful.
- Skilful.
- Skillful.
muktedir olmak
- Gücü yetmek, yapabilmek.
- To be able to.
hale
- Hristiyanlıkta aziz sayılanların resimlerinde başları çevresinde çizilen daire.
- Ayın çevresinde görülen ışık halkası, ağıl, ayla
- Sağlam, dinç, zinde.
- Sürüklemek.
- Bk. ışık aylası
- Bk. ayla.
- Bk. ağıl
- Bk. ayla
- Renkli yuvarlak bir yapıyı (inklüzyon cisimciği veya glakomu) çevreleyen renkli veya şeffaf daire, ayla.
- Gözün muayenesi sırasında görülen ve makula lüteayı çevreleyen daire.
koymak
- Bir şeyi bir yere bırakmak, belli bir yere yerleştirmek
- Bir kimseyi işe yerleştirmek, birine iş sağlamak.
- Bırakmak.
- Katmak, eklemek
- İmza, tarih, adres yazmak.
- Uyulması gereken kuralları belirlemek, ortaya çıkarmak
- Etkilemek, dokunmak.
- Bir şey veya kimse için kullanmayı belirlemek, ayırmak
- Adamdan saymak, varlığını kabul etmek
- Place.