lokmasını saymak ne demek?
- Bir kimsenin ne kadar yemek yediğine dikkatle bakmak, yediğinde gözü olmak.
lokması ağzında büyümek
- Üzüntü ya da iştahsızlık nedeniyle lokmasını yutamamak.
lokma
- Lokma tatlısı.
- Ağza bir defada alınıp götürülen yiyecek parçası, sokum
- Tatlısı.
- Türlü kalınlıktaki cıvataları, boşluğuna geçirip sökmeye veya sıkıştırmaya yarayan metalden alet.
- Yemek
- Genellikle haksız olarak ele geçirilen mal veya para
- Bol.
- Bk. lokma
- Yivaçarın çelikten yapılmış ve dişi açan parçaları, (bk. Şek. 4)
- Mouthful.
saymak
- Bir şeyin kaç tane olduğunu anlamak için bunları birer birer elden veya gözden geçirmek, sayısını bulmak
- Sayıları arka arkaya söylemek.
- Herhangi bir sıraya koymak, herhangi bir sırada yer aldığını kabul etmek.
- Herhangi bir şey, yerine koymak veya herhangi bir şey gözüyle bakmak, addetmek
- Varsaymak, tutmak, farz etmek
- Arka arkaya söylemek, sıralamak.
- Ödemek, peşin vermek
- Geçer tutmak.
- Addetmek.
- Count off.