say a mouthful ne demek?

  1. Yerinde laf etmek

yerinde

  1. İyi, yeterli
  2. Zamanı, yeri uygun düşerek, gerektiği biçimde.
  3. Durumunda
  4. (en)Answerable.
  5. (en)Applicable.
  6. (en)Apposite.
  7. (en)Appropriate.
  8. (en)Apropos.
  9. (en)Becoming.
  10. (en)Befitting.

say

  1. Düz, ince, yassı taş
  2. Çalışma, emek.
  3. Hac ibadeti sırasında Safa ile Merve tepeleri arasında gidip gelme.
  4. Düz, tabaka biçiminde, ince yassı taş.
  5. İri, büyük kaya.
  6. Arkadaş
  7. Su kaynağı.
  8. Elçi.
  9. Suyun akması.
  10. Çalışma, Çalışıp çabalama. Gayret sarfetme. Bir maksadın meydana gelmesi için elden geleni yapma. (Osmanlıca'da yazılışı: sa'y)

say a few words

  1. Birkaç kelime söylemek, kısaca konuşmak

a

  1. Ülke, kurum ve yatırım araçlarının yüksek güvenilirlik aralığını gösteren ve derecelendirme kuruluşu tarafından verilen not. A'nın sayıları arttıkça güvenilirlik derecesi yükselir; işaret değişiklikleri her bir konum için olumlu veya olumsuz gelişmelere işaret eder (AA, AAA, A+, AA- vb).
  2. Yunanca yokluk ifade eden ön ek.
  3. Amper.
  4. Anot.
  5. Angström.
  6. Argon simgesi. (II)
  7. Kazanılmış bağışıklık yetmezlik sendromu.
  8. Bk. adres çözünümü iletişim kuralı
  9. (en)AIDS.
  10. (en)Association of Research-based Pharmaceutical Companies.

mouthful

  1. Ağız dolusu, ağzın alabildiği miktar, lokma
  2. Az miktar
  3. Telaffuzu güç kelime
  4. Söylemesi zor kelime

Türetilmiş Kelimeler (bis)

saysay a few wordssay a good word forsay a word aboutsay dittosay farewellsay goodbyesay hellosay hello to smbsay hello to smb.sasa bileSA çeviricisaabsaadaa 1a alfa lipoproteinemia b basımıa b c basımıa b dizilemesia b sarmasıa bad hata bad marka bad sailorababaaba güreşiabacıabacılık
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın