kefalet ödeyip çıkmak ne demek?
Be out on bail.
kefalet
- Kefil olma, kefillik
- Birinin borcunu ödememesi veya verdiği sözü yerine getirmemesi durumunda bütün sorumluluğu üzerine alma durumu
- Birinin borcunu ödeyeceğine ilişkin olarak üçüncü bir kişinin alacaklıya güvence vermesi.
- Bk. borçlancılık
- Surety.
- Bail.
- Security.
- Suretyship.
- Guarantee.
- Bailment.
kefalet hakkını kaybetmek
- Forfeit one's bail.
çıkmak
- İçeriden dışarıya varmak, gitmek
- Elde edilmek, sağlanmak, istihsal edilmek
- Bir meslek veya bilim kurumunda okuyup yetişmek, mezun olmak
- Bulunduğu yeri bırakıp başka yere geçmek, taşınmak, ayrılmak, ilgisini kesmek
- Süresi dolduğunda ayrılmak.
- Yapılmak, yürümek.
- Yetişecek ölçüde olmak.
- Eksilmek.
- Exit.
- Point.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
kefaletkefalet hakkını kaybetmekkefalet hakkını kötüye kullanıp kaçmakkefalet karşlığı kredikefalet mektubukefalet mukabili avanskefalet senedikefalet senetlerikefalet sigortasıkefalet süresikefalkefakefaetkefafkefaf akefafı nefsödeyiciödeyebilirliködeyebilirlik aralığıödeyebilirlik oranıödeyebilmeödeyemezödeödeği kabul edenödeködek alanıödek alanı çizgisiödöd ağacıöd dışıöd ile ilgiliöd kanalcıkları