karı ağızlı ne demek?
- Dedikodu yapan (erkek).
- Karısının etkisiyle, karısının ağzıyla konuşan (erkek), karısı ağızlı.
dedikodu
- Başkalarını çekiştirmek ve kınamak üzere yapılan konuşma, kılükal
Gossip.
Tale.
Tittle-tattle.
Tittletattle.
Dirt.
Grapevine.
Grapevine telegraph.
Hearsay.
Report.
karı
- Bir erkeğin evlenmiş olduğu kadın, eş, refika, zevce
- Kadın
- Yaşlı, ihtiyar.
Dutch.
Wife.
Spouse.
Woman.
Dame.
Jane.
Bedfellow.
karı akıl
- Aklın kabul edeceği iş. Akıllıca iş. (Osmanlıca'da yazılışı: kâr-ı akıl)
ağızlı
- Ağzı herhangi bir biçimde olan.
Mouthed.
Stomatous
Stomatic
Türetilmiş Kelimeler (bis)
karıkarı akılkarı değiş tokuşukarı gibikarı kadimkarı kocakarı koca bir sözle yakın, bir sözle uzaktırkarı koca gibi yaşamakkarı koca malları sözleşmesikarı kocalıkkarkar zarar cetvelikar adamkar aktarımıkar amacı gütmeyenağızlıağızlıkağızlık takmakağızlıkçıağızlıkçılıkağızlıkeğrisiağızlıklıağızlakağızlamaağızlamakağızlandırmaağızlaşmaağızağız açıklığıağız açınığıağız açısıağız açısı atardamarı