kapıya kadar geçirmek ne demek?
- Show smb.
- To the door, see smb.
- To the door, show out, see out.
show
- Dışa vurmak, göstermek, sergilemek, meydana çıkarmak, belirtmek, belli etmek, görünmek, ibraz etmek, belli olmak, gösterimde olmak, kendini göstermek, gösterilmek; renk vermek; sahnelemek; kanıtlamak, açıklamak delalet etmek, öğretmek
- Eski veya shew göstermek, arzetmek, göz önüne koymak
- Ihsan etmek
- Izhar etmek, meydana çıkarmak
- Içeriye götürmek
- Anlatmak, ispat etmek
- Söylemek
- Öğretmek
- Görünmek, gözükmek, kendini göstermek
- Yarışmaya katılmak
kapıya bakmak
- Answer the bell, answer the door.
kapıya çıkma
- Bk. çıkma.
kadar
- Ölçüsünde, derecesinde
- Büyüklüğünde, genişliğinde.
- Dek, değin
- Gibi
- Denli
- Süre belirten bir söz
- Miktarda, derecede
- Gösterme sıfatlarından biriyle bir sayıdan sonra geldiğinde kesinlikle belli olmayan bir niceliği belirten bir söz
- As much as.
- As far as.
geçirmek
- Geçme işini yaptırmak, geçmesini sağlamak.
- Bir şeyi bir yandan öbür yana götürmek
- Bir şeyi bir yerden başka yere taşımak, nakletmek.
- Tespit etmek, yazmak, kaydetmek
- Bir şeyi kendisine ayrılmış olan yere yerleştirmek, takmak
- Yola çıkan birini uğurlamaya gitmek, selametlemek, teşyi etmek.
- Bir süre yaşamak, oturmak, kalmak
- Giymek, giyinmek
- See smb.
- To the door.