kadar ileri gitmek ne demek?
- Go too far.
go
- (went, gone) gitmek, hareket etmek, ilerlemek
- Ayrılmak
- Yarışa başlamak
- Hareket halinde olmak, işlemek, çalışmak, iş görmek
- Ses çıkarmak
- Elden gitmek, kaybolmak
- Yıkılmak
- Yeri olmak
- Devrolunmak
- Tahsis edilmek
kadar
- Ölçüsünde, derecesinde
- Büyüklüğünde, genişliğinde.
- Dek, değin
- Gibi
- Denli
- Süre belirten bir söz
- Miktarda, derecede
- Gösterme sıfatlarından biriyle bir sayıdan sonra geldiğinde kesinlikle belli olmayan bir niceliği belirten bir söz
- As much as.
- As far as.
kadar çabuk
- As quickly as
ileri
- Herhangi bir şeye göre daha ötede olan yer, geri karşıtı.
- Bir şeyin ulaşılacak yönü.
- Henüz gelmemiş zaman, gelecek, sonra.
- Önde bulunan.
- Doğrusundan daha çok gösteren (saat).
- Önceki, evvelki.
- Benzerlerini geride bırakmış.
- Öne doğru, ileri doğru.
- Temel duruşta ayak uçlarının gösterdiği yön.
- Fast.
gitmek
- Bir yere doğru yönelmek
- Bir yerden veya bir işten ayrılmak.
- Çıkmak, ulaşmak.
- Belli bir amaçla bir yere devam etmek veya bir işle uğraşmak.
- Sürmek, devam etmek
- Yakışmak, yaraşmak.
- Tüketilmek, harcanmak
- Götürülmek, gönderilmek.
- Take one's way.
- Go away.