kalpazanlık yapmak ne demek?
- Falsify.
kalpazanlık
- Kalpazan olma durumu veya kalpazanca iş.
- Yasaya göre devletçe çıkarılmış ve sürüme sunulmuş olan paraya benzer, gizlice uydurma para basılması ve bunların geçerliğe konulması.
- Counterfeiting.
- False coining.
- Money forging.
- Coinage offences, counterfeit currency.
- Faux monnayage, délit de fausse monnaie
kalpazan
- Sahte para basan veya piyasaya süren kimse.
- Yalan ve hile ile iş gören kimse.
- Sahte para basarak piyasaya süren kişi.
- Forger.
- False coiner.
- Swindler.
- Unreliable person.
- Money forger.
- Counterfeiter, falsifier.
- Counterfeiter.
yapmak
- Yol almak
- Bir harekete, işe başlamak veya bir hareketle, işle uğraşmak
- Salgılamak, çıkarmak
- Dışkı çıkarmak
- Gerçekleştirmek
- Tehdit yoluyla birini herhangi bir duruma düşürmek
- Evlendirmek
- Bir durum yaratmak
- Edinmek, sahip olmak
- Bir kimseye bir meslek kazandırmak, yetiştirmek