kabir azabı çekmek ne demek?
- Çok sıkılmak, üzülmek.
- 1) İslam inancına göre öldükten sonra mezarda azap çekmek: Kabir azabı çeken ölülerin inlemelerini ibretle dinlediler. -İ. O. Anar. 2) mec. çok sıkılmak, üzülmek.
çok
- Sayı, nicelik, değer, güç, derece vb. bakımından büyük ve aşırı olan, az karşıtı
- Aşırı bir biçimde
- Galore.
- Great.
- Handsome.
- Infinite.
- Like blazes.
- Perfectly.
- Power of.
- Profu.
kabir
- Mezar, sin
- Büyük, ulu.
- Late-fifteenth- and early-sixteenth-century Indian poet, was considered one of the great mystical poets in the tradition of Sufism.
- Tomb.
- Grave.
- Tomb sin.
- Gömüt.
- Mezar.
- An Indian mystic and poet , Kabir is revered by both Muslims and Hindus His poetry, beautiful and powerful, addresses God as both the all-pervading spirit in all and transcending all, and as the soul's eternal beloved known only by pure love One book of his work is The Kabir Book by Robert Bly We have it, and like it; but it has received mixed reviews by others.
- Poet-saint of northern India, who lived in the 15th century A D aud who, in his devotional songs, dwelt on the essential oneness of the Godhead and the harmony between Hinduism and Islam.
kabir azabı
- İslam inancına göre öldükten sonra mezarda çekilecek azap.
azab
- Dünyada işlenen suç ve kabahate karşılık olarak ahirette çekilecek ceza.
çekmek
- Bir şeyi tutup kendine veya başka bir yöne doğru yürütmek
- Taşıtı bir yere bırakmak, koymak.
- Germek.
- İçine almak, emmek.
- Bir yerden başka bir yere taşımak.
- Bir amaçla ortadan kaldırmak.
- Solukla içine almak
- Üzerinde bulunan bir silahla saldırmak için davranmak
- Bk. çevirmek
- Hlk. Kan almak.