kabak gibi ortada olma ne demek?
- Flagrancy.
kabak
- Kabakgillerden, sürüngen gövdeli, sarı çiçekli, birçok türü olan bir bitki (Cucurbita).
- Kabak kemane
- Bu bitkinin türlerine göre yemeği ve tatlısı yapılan ürünü.
- Esrarkeşlerin kullandığı bir çeşit nargile.
- Kemane
- Ham, tatsız (kavun, karpuz).
- Tüysüz, dazlak
- Dişleri aşınarak yüzeyi düzleşmiş olan (taşıt lastiği).
- Bilgisiz, görgüsüz, kaba.
- Kabakgiller (Cucurbitaceae) familyasından, çiçekleri huni şeklinde ve sarı renkli, ovaryum alt durumlu, etli ve olgunlukta açılmayan bakka tipi meyvesi olan, sürünücü ya da tırmanıcı, tek yıllık, otsu bitkiler. Sakız kabağı.
kabak başına patlamak
- Be left holding the bag, be left holding the baby.
gibi
- ...-e benzer
- O anda, tam o sırada, hemen arkasından.
- İmişçesine, benzer biçimde
- ...-e yakışır biçimde.
- Like.
- Kind of.
- Something like.
- Fashion.
- Such as.
- Wise.
ortada
- Sonucu belli olmayan (karşılaşma).
- Görünür yerde, göz önünde.
- In the middle.
- In between.
- Exposed.
- Obvious.
- Clear.
- Apparent.
- Evident.
- Evidential.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
kabakkabak başına patlamakkabak çekirdeğikabak çiçeğikabak çiçeği gibi açılmakkabak dolmasıkabak gibi tüysüzkabak kafalıkabak kemanekabak kızartmasıkabakaba adamkaba ama iş görürkaba ayarkaba ayar unsurugibigibi açgibi aptalgibi benzergibi beyazgibi büyükgibi cesurgibi ciddigibi çabukgibi çirkingibgib armgibbergibberellic acidgibberellin