kırk gün taban eti, bir gün av eti ne demek?
- Avcılar bir av avlayabilmek için dağ demez, taş demez, günlerce taban teperler.
kırk
- Otuz dokuzdan sonra gelen sayının adı.
- Bu sayıyı gösteren 40, XL rakamlarının adı.
- Dört kere on, otuz dokuzdan bir artık.
- Soy, nesil.
- Forty.
kırk basması
- Doğumdan sonraki kırk gün içinde anne veya çocuğun ruhsal sebeplere bağlanan ateşli bir hastalığa yakalanması.
gün
- Ortalığın aydınlık olduğu zaman aralığı.
- Güneş
- Yer yuvarlağının kendi ekseni etrafında bir kez dönmesiyle geçen 24 saatlik süre
- Güneş ışığı.
- Gündüz
- İçinde bulunulan zaman
- Zaman, sıra
- Çağ, devir.
- İyi yaşanmış zaman.
- Güneş'in öğleden art arda iki geçişi arasındaki zaman süresi.
taban
- Ayağın alt yüzü, aya.
- Üstü kapalı bir yerin gezinilen, ayakla basılan yüzü, tavan karşıtı.
- Ayakkabının alt bölümü.
- Kaide.
- Bir şeyin en alt bölümü.
- Değerlendirmede en alt derece.
- Bir toplumu, bir kuruluşu oluşturan, yönetime katılmadan etkili olan kitle.
- Temel, temel ilke, baz.
- Huy bakımından.
- Yaradılıştan.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
kırkkırk basmasıkırk beşlik plakkırk bir kere maşallahkırk evin kedisikırk gün günahkar bir gün tövbekarkırk hamamıkırk haramilerkırk kapının ipini çekmekkırk parakırkır atın yanında duran ya huyundan ya suyundankır baykuşukır bekçisikır boynunugüngün batmasıgün ağarırkengün ağarmakgün ağarmasıgün almakgün aşırıgün atmakgün aydınlığıgün balıgübleğgübleğegübregübre araştırma bilimigübre böceği