kör boğaz ne demek?
- Yeme gereksinimi.
- Doymak bilmez mide
Yemiş toplamak için ağaca çıkardıkları zaman en iyilerini kendi kör boğazına tıkınıyor.
R. N. Güntekin
yeme
- Yiyecek.
- Yemek işi
- Eating.
- Food.
- Board and lodging.
- Free board and lodging.
- Feed.
kör baca
- Herhangi bir çıkışı bulunmayan baca.
kör bağırsak
- Kalın bağırsağın ilk parçası.
- Kalın bağırsağın ince bağırsakla birleştiği yerde bulunan çıkıntı bölümü.
- Sindirim kanalının veya diğer içi boş herhangi bir organın ucu kapalı çıkıntısı; insanda ince ve kalın bağırsak arasındaki çıkıntı. Çekum.
- Domuz hariç, tüm evcil hayvanlarda karın boşluğunun sağında bulunan, kalın bağırsakların ilk bölümü, sekum.Dgr.: anat. cecum
- Pilorik seka.
- Cecum.
- Caecum,.
- Caecum.
- Caecum
- Caecus: kör
boğaz
- Boynun ön bölümü ve bu bölümü oluşturan organlar, imik
- Şişe, güğüm vb. kaplarda ağza yakın dar bölüm.
- İki dağ arasında dar geçit, derbent
- Yedirip içirme yükümü, iaşe.
- Yiyeceği içeceği sağlanan kimse.
- Yeme içme.
- İki kara arasındaki dar deniz.
- 1 - İki denizi birbirine bağlayan, biçimleri, uzunluk ve genişlikleri, üzerindeki akıntı düzenleri gibi özellikleriyle ayrımlı dar su geçidi; 2 - Dağlık yörelerde komşu iki koyağı birbirine bağlayan ya da genç koyakların kimi kesimlerinde görülen çok dar, dik ve kayalık yamaçlı geçitler, bkz. boyun.
- İki denizi veya bir denizle okyanusu birbirine bağlayan dar geçitler.
- Jugular.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
kör bacakör bağırsakkör bağırsak genişlemesi ve dönmesikör bağırsak yangısıkör burgukörkör ağkör ağaçkör alankör allaha nasıl bakarsa allah da köre öyle bakarköbürgeköçeköçekköçek havasıköçekçeboğazboğaz abanığıboğaz açmakboğaz ağrısıboğaz anjiniboğaz boğaza gelmekboğaz boşluğuboğaz derdiboğaz dokuz boğumdurboğaz doldurmaboğaboğa ağılıboğa antilobuboğa antilopuboğa burcu