iflas etme ne demek?
- Burst up.
burst
- Ortaya çıkmak, aniden açmak
- Patlama, çatlama, ileri atılma
- Mermi atılması
- Bir el silah atımında yapılan atış
- Açılma
- Göz önüne serilme
- Yarılmak, ayrılmak, ileri fırlamak
- Boşanmak (göz yaşı, kahkaha)
- Had safhaya gelmek
- Gözle görülür hale gelmek
iflas etmek
- (bir kimse ya da kuruluş için) mahkeme kararıyla anaparasını yitirdiği açıklanmak, batmak.
- (mecaz) düşünce, iddia, tez, kimse vb. değeri düşmek
- Bankrupt, broke, insolvent.
iflas etmek üzere şirket
- Lame duck.
etme
- Etmek işi.
- Making.
- Faction.
- Doing.
- Execution.
- The action of doing sth.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
iflas etmekiflas etmek üzere şirketiflas etmişiflas etmiş birinden alacağı olan kimseiflas etmiş kimseiflas edenin mal varlığıiflas anlaşmasıiflas bilançosuiflas bürosuiflas davasıiflasiflaiflahiflah etmekiflah olmakiflah olmamaketmeetme bulma dünyasıetme bulursun, inleme ölürsünetme bulursun, inleye inleye ölürsünetme eylemeetmediğini bırakmamaketmeketmek yapmaketmenetmen aygıtı