hayrete düşmek ne demek?
- Şaşakalmak, şaşırmak
Vaktiyle Göksel bile bu soğukkanlılığım karşısında hayrete düşmüştü.
N. Hikmet Flabbergast.
Puzzle.
hayrete düşmüş
Thunderstruck, flabbergasted.
hayrete düşürmek
Amaze, astonish, nonplus, give smb. a tumble.
düşmek
- Yer çekiminin etkisiyle boşlukta, yukarıdan aşağıya inmek
- Durduğu, bulunduğu, tutunduğu yerden ayrılarak veya dayanağını, dengesini yitirerek yukarıdan aşağıya inmek
- Yere devrilmek, yere serilmek.
- Hava taşıtları kaza sonucu hızla yere inerek çarpmak.
- Vücuda bol gelen giysi aşağı kaymak.
- Yağmak.
- Vurmak, değmek, rastlamak
- Vakti gelmeden ölü doğmak.
- Sâkıt olmak, sukut etmek.
- Arkasından gitmek, peşini bırakmamak
Türetilmiş Kelimeler (bis)
hayrete düşmüşhayrete düşürmekhayretengizhayrethayret bir şeyhayret ethayret etmekhayret etmişhayrehayreddinhayrendişhayrhayr i alahayra alamethayra alamet değilhayra alamet olmakdüşmekdüşmek sukut etmekdüşmek üzere olmakdüşmedüşme alçalmadüşme dengesidüşme eğilimi olandüşme hastalığıdüşmandüşman ağzıdüşman başınadüşman çatlatmakdüşman düşmana gazel okumazdüşdüş azmasıdüş bakısıdüş çalışmasıdüş eylemek