hasetten çatlayacak halde ne demek?
Green with envy.
green
- Yeşile boyamak
- Yeşermek, yeşile boyanmak
- Yeşil
- Yeşillendirmek
- Yeşillikle kaplanmış, yeşermiş
- Çimen, çayır, yeşillik
- Taze, canlı
- Ham, pişkin olmayan
- Acemi, cahil, toy
- Yarışa girmemiş (at)
haset
- Kıskançlık, çekememezlik, günü
- Kıskançlık ve çekemezlik duygusu, bu duygunun etkisiyle birinin sahip olduğu nimetin zevalini (yok olma) arzulama.
Grudge.
Envy.
Jealousy.
Jealous.
Covetousness.
Green-eyed monster kıskançlık.
Çekememezlik.
Günü.
haset etmek
- Kıskanmak, çekememek, günülemek.
To envy.
Begrudge.
hal
- Bir şeyin içinde bulunduğu şartları veya taşıdığı niteliklerin bütünü, durum, vaziyet
- Davranış, tutum, tavır
- Şimdiki zaman, içinde yaşanılan zaman
- Güç, kuvvet, takat.
- Kötü durum, sıkıntı, dert.
- Durum.
- Çözme, çözülme.
- Eritme.
- Karışık bir sorunun içinden çıkma, sonuca varma.
- Sebze, meyve, bakliyat vb.nin satıldığı yer.