harekete geçirmek ne demek?
- Bir işin yapılmasına neden olmak, kımıldatmak, canlandırmak.
- Activate.
- Actuate.
- Arouse.
- Awake.
- Develop.
- Galvanize.
- Motivate.
- Rouse.
- Stir.
- Wake.
- To start.
- To move.
- To excite.
- To activate.
- To actuate.
- To set in motion.
- To warm.
- To mobilize.
- To prompt.
- To stir.
- Bestir.
- Evoke.
- Fire.
- Get sth under way.
- To give the enemy hell.
- Put in action.
- Put in motion.
- Set going.
- Spark.
- Spark off.
harekete geçirme
- Pull, actuation, activation.
harekete geçirdi
- Activated
geçirmek
- Geçme işini yaptırmak, geçmesini sağlamak.
- Bir şeyi bir yandan öbür yana götürmek
- Bir şeyi bir yerden başka yere taşımak, nakletmek.
- Tespit etmek, yazmak, kaydetmek
- Bir şeyi kendisine ayrılmış olan yere yerleştirmek, takmak
- Yola çıkan birini uğurlamaya gitmek, selametlemek, teşyi etmek.
- Bir süre yaşamak, oturmak, kalmak
- Giymek, giyinmek
- See smb.
- To the door.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
harekete geçirmeharekete geçirdiharekete geçirenharekete geçiren güçharekete geçiriciharekete geçirici silharekete aitharekete dayalıharekete geçmeharekete geçmekharekethareket alanıhareket anahtarihareket analizihareket anlayışıgeçirmekgeçirmegeçirmeli elektron mikroskobu temgeçirmemekgeçirmezgeçirgeçirebilengeçirengeçirgengeçirgen olmayangeçigeçi kabulgeçicigeçici adgeçici adres