haleldar etmek ne demek?
- Bozmak, sarsmak.
Haysiyetli bir şahsiyetin şeref hakkı haleldar edilemez.
M. C. Anday
haleldar olmak
- Bozulmak, sarsılmak.
haleldar
- Bozukluğu olan.
- Bozma. Bozulma. Bozulmuş. (Osmanlıca'da yazılışı: haleldâr)
- Injured.
- Prejudiced.
etmek
- Bir işi yapmak
- Bir durumu ortaya çıkarmak.
- "İyi, kötü" zarflarıyla birlikte davranmak.
- Bulmak, erişmek
- Birini bir şeyden yoksun bırakmak.
- Herhangi bir değerde olmak
- Vermek.
- Eşit değer kazanmak.
- Step.
- Say.