hüküm giydirmek ne demek?
- Sentence, adjudge.
hüküm giymek
- Mahkemece cezalandırılmak.
- To be sentenced, to be condemned.
hüküm
- Yargı
- Egemenlik, hâkimiyet.
- Değer, aynı veya benzer nitelik
- Önem, geçerlilik.
- Etki, hız, şiddet.
- Karar.
- Bk. yargı.
- Bk. yargı
- Bk. yargı (2)
- Rule.
giydirmek
- Ağır sözler söylemek, hakaret etmek.
- Giyme işini yaptırmak
- Attire.
- Clothe.
- Dress.
- To dress to clothe sb.
- To abuse.
- To reproach.
- Gear.
- Rig out.