gözü akmak ne demek?
- Gözü yaralanıp kör olmak.
gözü aç
- Açgözlü.
- Greedy, insatiable, grasping, ravenous.
gözü açık
- Uyanık, becerikli (kimse).
- Waking.
akmak
- Zaman çabuk geçmek.
- Karışmak, katılmak.
- Çabucak savuşmak, ortadan kaybolmak.
- Süzülmek, kaymak, kayarak geçmek
- Dolaşmak, cevelan etmek
- Dağılmak, yayılmak, birbirine karışmak
- Devam etmek, geçmek, intikal etmek
- Meyletmek
- Akın etmek, hücum etmek
- Sıvı maddeler veya çok ince taneli katı maddeler bir yerden başka bir yere doğru gitmek