fırlayıp yürümek ne demek?
- Flounce.
fırlayıp çıkmak
- Fly out.
fırlayıp geçmek
- Shoot ahead of.
yürümek
- Adım atarak ilerlemek, gitmek
- Karada veya suda, herhangi bir yöne doğru sürekli olarak yer değiştirmek.
- Çocuk ayakları üzerinde gezecek duruma gelmek.
- Yayan gezmek, yayan gitmek
- Yol almak.
- Bir yere gelmek, bir yere ulaşmak, kaplamak.
- Üzerine doğru gitmek, akın etmek, saldırmak, hücum etmek.
- Faiz, hesap edilmek, işlemek.
- Stir one's stumps.
- Ankle.