fırlak ne demek?
- Dışarı doğru fırlamış, çıkmış, çıkık
Alt dudağını bıyığının içine geçirmiş, gözleri fırlak, sanki bir timsaha bakıyordu..
F. R. Atay - Protrusive.
fırlak diş
- Snag.
fırlak gözlü
- Wall eyed.
Alt dudağını bıyığının içine geçirmiş, gözleri fırlak, sanki bir timsaha bakıyordu..
F. R. Atay